bugün

entry'ler (1548)

arkadasiminaski

çoğu tespiti, okunduktan sonra "ah lan dilimin ucundaydı vallahi bak uygun kelimeleri bulamıyordum da bu kız söyleyivermiş" şeklinde bir tepki yaratıyor. bravo vallahi efenim.

ilgiylen şevkatlen izliyoruz.

8 mile

ayrıca 50 cent öküzünün bundan görerek yaptığı "get rich or die tryin" isimli filme on basar 8 mile.

eminem'in ellerinden öperim.

murat kosova

kobe bryant riband alınca bile "kobeeeeeeeeeeeeeeeeee" diye bağıran gereksiz kişi. bir kaç saat önce "pau pau pau pauuu pauuu pppaaauu" diyişiyle validesine iyi sövdürtmüştür.

17 haziran 2010 la lakers boston celtics maçı

efenim glen davis az insan olsa, ray allen da daha sayıya yönelik oynasa mighty celts alır maçı. perkins'in yokluğu hiç etkilemiyor takımı.

bu arada giren kızıl beyaz çocuk ne sövmüştür doc rivers'a. 20 saniye kaldı sahada.

edit: raşit az pas ver ulan kazma.

son olarak:

Beat LA!

maradona nın taktik anlayışı

"ahanda böyle çakarız lan koreli ya.şaklar aha girdi mi lan" şeklinde bir anlayıştır.

staples center

murat kosova ve kaan kural tarafından ısrarla "sıteplıs sentır" denilen yer.

kardeşim "sıteypıls" diceksiniz adamı hasta etmeyin lan.

15 haziran 2010 yeni zelanda slovakya maçı

"tüm dünya takımları katılsın dünya kupasına diye yeni zelanda gibi rankinglerde ilk 75'de bile olmayan takımları alırsanız dünya kupasına böyle olur bilader" dememi sağlamış maç.

vuvuzela

o değil de asıl korkum, gerzek afrikalılar yüzünden bu borunun avrupa'da da ünlü olup kullanılması. fakat uefa gibi elit bir federasyonun buna izin vereceğini hiç sanmıyorum, hele de vuvuzelayı şikayet eden tüm futbolcuların avrupalı olduğunu düşününce.

ne kadar gerizekalı şey varsa afrikalılardan çıkıyor hacı. kamerunlu, atletle sahaya çıkacaz diyor, güney afrikalı boru öttürüyor. o boruyu g.tlerine sokup öttürttüklerim.

lethal weapon 4

serinin en güzel filmi değil, ama en kötü filmi de değil. gelmiş geçmiş en iyi aksiyon serisinin bir parçası sonuçta, izlenmeli!

iki sahnesi var ki gülmekten düşürdü beni yere. birincisi leo getz ve butters'ın telefonlar hakkındaki, içinde 34 kez "fucking" kelimesi geçen konuşma sahnesi. ikincisi ise tabiki tüm tayfanın n2o çektiği sahne.

bir de süper ince bir söz sanatı vardır başlarda, riggs söylüyordu. sanırım şöyle birşeydi;

"... your son-in-law, enforcement..." diye 'son in law' ile 'in law enforcement' söz öbeklerini birleştirerek inceden esprisini yapmıştır riggs baba. ayrıca butters'a; "hey buttkiss" demesi ayrı yarar.

seri keşke devam edebilseydi hocalar yahu. hüzünlendim gene gece gece.

rajon rondo

nba'e draft edilmeden önce hiç nba maçı izlememiş olan oyuncu imiş.

1996 doğumlu taş hatunlar

zamane çocuklarını bilmeyenlerin bilmediği hatunlar. çocuk demeye dilim varmıyor anasını satayım.

porno izleyenini bile gördüm sen ne diyorsun.

rıdvan dilmenin dünya kupası yorumculugu

"geçen sezon el clasico'nun içine nasıl sıçtığını görmemiş mi acaba gerizekalı kanal yöneticileri" dememi sağlayan yorumculuk örneği.

los angeles lakers

asıl adı için:

(bkz: los angeles lamers)

los angeles lamers

aslen denver nuggets'lı olan şahsımın yeni bulduğu bir söz öbeği. los angeles lakers'ın gerçekte hakettiği ad olmakla beraber, tarafımdan etrafa yayılmaya çalışılmaktadır.

yayın yaydırın.

sütyen takmayan kız

beyaz dekolteli transparan ince tişört, mor opak çorap ve pileli kısa etek ile geziyorsa sokakta, yirim kızıdır.

metta world peace

ben wallace'dan dayağın allaaanı yiyip, hırsını alamayıp tribündeki taraftarları dövmeyen çalışan, yine dayak yiyen, o sene nba'dan ihraç edilen, "ben sert adamım lan adam olun" triplerine giren basketbolcu (!).

2010 finallerinde celtics'in en iyi oyuncusu diyebilirim kendisi için. fast break'lerin içine ediyor, boş/dolu üçlük atıyor sokamıyor, saçma sapan fauller yapıyor. phil jackson da hala ilk 5 sürüyor bu adamı. afferim lan.

tipine feci kılım bunun. bir de rajon rondo dövecek bunu yakında ama, hadi bakalım.

kaan kural

rajon rondo'nun 10+ asist yaptığı geceki maçta "hohohoo 7 top kaybı var hohooo sıçtı" diyen süper zekalı insan(!)

ulan herif, o adam o kadar pas veriyor, arada çalınır o top heralde, ne sanıyorsun, hepsi geçecek mi? kobe bey gibi 0 asist ama %100 yüzdeyle mi oynasın adam? ha? playstation oynamaya benzemez anam gerçek hayatta basketbol oynamak. çıkıp hiç denedin mi bilmiyorum ama sanmıyorum da.

oturduğun yerden ahkam keseceğine kalk da oyna biraz. ve lütfen daha konuşma, boğulacan birgün maçın ortasında "hohooooo" derken.

phil jackson

kendisi sadece oturup maçı ve antrenmanı izleyen, koçluk filan yapmayan, kobe'nin köpeği durumuna gelmiş yaşlı 'kurt'(!)

işte bu yüzden 2010 finallerinde kaybedecekler. koç sensin, ipleri kendi eline alman lazım ama nerdeee hacı? kobe resmen player-coach olmuş takımda. süs olarak duruyor phil jackson. coach hanesi boş kalmasın diye.

ben wallace

ron artest'in ağzına sıçarak beni mutlu eden, zamanında detroit pistons'da rasheed wallace ile ortalığı kasıp kavuran (komiktir, rasheed'den kısaydı ama pivot oynuyordu, dennis rodman gibi zıpladığından olabilir çakal :D ), takım takım gezip yine pistons'a dönen süper oyuncu. "big ben". ribandlarda süper domine ediyordu potaaltını (ulan kaan kural çakalı gibi konuşmaya başladım valla korkuyorum lan). hücum sekansları ise kayda değerdi (aha şimdi sıçtık).

eskisi kadar oynayamıyor şimdi ama yine de süper.

doc rivers

babacan ve arkadaşça ama dominant tavırlarıyla tam bir koç. phil jackson gibi koçluğu en iyi oyuncusunun ellerine bırakıp sadece maç izlemeye gelmiyor yani sahaya.

2008 ve 2010 nba şampiyonu celtics'in koçu diyorum kendisine.